Kudüs’ten Roma’ya, Süleyman Mabedi’nden Kolezyum’a

‘’Kudüs’ten Roma’ya, Süleyman Mabedi’nden Kolezyum’a bir yol var.’’


Gladyatör oyunları dendiğinde aklımıza ilk gelen ve günümüz yapılarına örnek teşkil eden Kolezyum’un yapılış hikayesini sizler için derledik. Keyifli okumalar!

Yedi tepeli şehir Roma’da MS 54 – 68 yılları arasında hükümdarlık süren Neron, elimizde kayıt olmamakla beraber Roma’yı yakan imparator olarak tarihe geçer. Hükümdarlığı sırasında dünyaya yayılan İsevilere zulmeden Neron, bu insanlara çeşitli işkenceler uygular ve hatta bazılarını kazığa geçirerek canlı meşale olarak kullanır. Eğlenceye düşkünlüğüyle nam salmış Neron, MS 64 yılında Roma’da büyük bir şenlik düzenler. Bu şenlik sırasında anlaşılamayan bir sebepten yangın çıkar ve kontrol altına alınamayan alevler Roma’nın büyük bir kısmını küle çevirir.

Toplamda kaç gün sürdüğü hakkında elimizde kesin bir bilgi olmayan yangında İmparator Neron da hayatını kaybeder ve ülkede ekonomik bunalım başlar. Bu süreçte İsevilik dininin de popülaritesi artar. Neron’dan sonra başa geçen İmparator Flavius, kaybedilen prestiji geri kazanmak, tehdit olarak gördükleri İsevilik dinini ekarte edip, pagan dininde birliği sağlamak ve ekonomik düzeyi arttırmak için bir kalkınma projesi hazırlar. Bu kalkınma projesinin sembol yapısı, 2007’de Yeni Yedi Harika’dan biri olarak seçilen Kolezyum’dur. Bu yapı halkın gözünde kötü bir imaja sahip olan Neron’un sarayı Dumos Aurea’nın yerine inşa edilmek istenir. Fakat bunun için önce bölgedeki bataklığın kurutulması gerekir.

Ekonomik olarak dar boğazda olan Roma Devleti’nin İseviler dışında Filistin Bölgesi’ndeki Yahudilerle de sorunları vardır. İsrailoğullarını dize getirmek isteyen Flavius’un oğlu Titus Kudüs’e sefer düzenler. Eski Ahit’in bulunduğu Süleyman Mabedi’ne giren Titus, hem Kudüs’ü hem mabedi yerle bir eder. Kolezyum’un yapımında çalışacak işçiler ile Roma’ya geri döner ve 11 yıllık bir inşa süreci başlamış olur.

Duvarların ağırlığını dengelemek için Romalı mühendisler yapıyı kemer sistemiyle inşa eder. Mimarlık tarihinde çığır açan Kolezyum, her katta 80, toplamda 240 kemerle ayakta durur. Kölelerin isyan etme potansiyeline karşı önlem almak isteyen Flavius, Kolezyum’da oturma düzeni içinde kölelere de yer vererek ilk defa bu sınıfı sistem içine dahil eder. Böylece olası bir isyan girişimi ortadan kaldırmayı hedefler.

Bu yapı birçok konuda dünyada ‘ilk’ olma özelliği taşır. Mühendislik olarak bir yamaca yaslanmaması, kemer sisteminin ilk kez kullanılması, ilk kez 50 bin kişiyi toplayacak bir yapı inşa edilmesi ve aynı zamanda bir yapıda ilk defa kölelerin de düşünülmesi bu özelliklerdendir. Roma Devleti’nin hedeflerini gerçekleştiren, aynı zamanda ileriki çağlarda yapılacak birçok yapıya ilham kaynağı olan Kolezyum, herkes tarafından bilinen İnönü Stadyumu’nu da mimari açıdan etkiler.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir